Mini Gastrik Bypass Ameliyatı

Mini gastrik bypass ameliyatı mide ameliyatının birçok özelliğinin bir araya gelmesi olarak biliniyor. Bu süreçte uzun bir mide yapılır ve ince bağırsak ile birlikte operasyon tamamlanır. En sık uygulanan obezite ameliyatlarından biri olan mini gastrik bypass ameliyatı  Türkiye fazla kilolu kişilere uygulanmaktadır. Tip 2 diyabetli hastaların yüksek tansiyon ve yüksek kolesterol seviyelerini önlemek için kilo vermeleri gerekir. Öte yandan, daha önce tüp mide veya mide bandı başarısız olmuş hastalara da bu işlem yapılabilir.

Mini Gastrik Bypass Ameliyatı Kimlere Uygulanabilir?

Mini gastrik bypass ameliyatı işlemi için uygunluk çeşitli kriterlere göre belirlenir. Ameliyatı belirlemek için metabolik hastalık, yaş, ince barsak durumu, reflü veya başarısız yeniden ameliyat gibi faktörler incelenir. Bireyin toplam enerji alımı daha düşüktür ve gıda intoleransı gösterme eğilimi daha yüksektir. Zorluklara rağmen obeziteden kurtulamayan ve forma giremeyen ya da şeker hastalığına karşı direnç, eklem rahatsızlıkları, fazla kilolu olma gibi sorunları olan hastalara uygulanabilmektedir. Yaklaşık 5 yıl öncesine kadar en yaygın uygulanan cerrahi prosedür olan gastrektomi, tüp midenin yaygınlaşmasıyla düşüşe geçmiştir.

 

Gastrektomi sonrası tekrar kilo alan hastalarda ikinci bir cerrahi işlemdir (revizyon cerrahisi). Sadece tüp mide değil, strip gastrektomi, gastrik fleksiyon veya longitudinal gastrik bypass geçirmiş tüm hastalara uygulanabilir. Tüm bu işlemler endoskopik olarak yapılmaktadır.

Mini Gastrik Bypass Nasıl Yapılır?

Mini gastrik bypass ameliyatı, karın içine trokar adı verilen bir aletin sokulduğu beş ila altı adet 1 cm’lik kesi yapılır.  Ameliyat için gerekli olan kamera ve cerrahi aletler trokar ile yapılan bir açıklıktan karın boşluğuna sokulur. Bu bakımdan ameliyat sırasında kullanılan kamera ve cerrahi aletlerin karın içine sokulan trokar adı verilen aletin geçebileceği kadar uzun ve ince olmasına özellikle dikkat edilmelidir. Midenin girişinde midenin geri kalan kısmından tamamen ayrılmış küçük bir mide tüpü oluşturulmuştur. İşlemden sonra hastanın asıl midesi küçük bir tüp şeklinde bu yeni midenin bir parçası haline gelir.

 

Midenin kopan kısmının büyük bir kısmı karın içinde kalır ve salgı üretmeye devam eder. Mini gastrik bypass ameliyatı temel amacı besinlerin ince bağırsakta emilimini bir miktar azaltarak mide hacmini küçültmek ve obezite durumunu azaltmaktır. Operasyon tipi kapalı operasyondur. Karında büyük kesiler yapılmadan yaklaşık 1 cm’den küçük 5 kesi yapılır. Karın, özel bir alet kullanılarak bir delikten sokulur. Artık mide görevi gören midenin girişine ince bir tüp yerleştirildi. Organlar çıkarılmaz ve kesilmez. Midenin büyük bir kısmı karında kalır. Ameliyatla yapılan küçük parça ve ince bağırsağın bağlantısı da tamamlanır. Bu işleme operasyonun ikinci kısmı denir.

 

Mide ve bağırsaklar bu kısma takılan bir zımba veya dikişle birleştirilir. Bu bağlantıya anastomoz denir. Sütür bağlantısı hasta için zımba bağlantısından daha faydalıdır. Her doku bir doktor tarafından ayrı ayrı tedavi edilir. Minimum sızıntı şansı. Bu, hastanın ameliyattan hemen sonra sıvı içebilmesini sağlar.

 

Cerrah daha sonra bir bağırsak halkasını (yaklaşık 150 cm uzunluğunda) yeni, daha küçük midenin alt kısmına bağlar (bağlantıya “anastomoz” denir). Besinler böylece ince mideden kalın bağırsakta üretilen sindirim sıvılarıyla birleştiği ince bağırsağa geçer.

 

Bu nedenle yediğiniz yiyeceklerdeki kaloriler ve besinler bağırsaklarınızda emilmeden önce vücudunuzdan atılır. Mini gastrik bypass ameliyatı midenizi küçülterek ve yemek yemenizi sınırlayarak kilo vermenize yardımcı olur. Laparoskopik mini gastrik bypass ameliyatı, hacim sınırlayıcı tarafın baskın olduğu ve emilimi azaltan daha kontrollü kısmın olduğu kombine bir ameliyat türüdür. Midenin başlangıcında tıpkı tüp mide ameliyatında olduğu gibi yaklaşık 100ml kalacak şekilde bir tüp yerleştirilir. Bu tüp, ince bağırsağın ilk bölümü olan duodenuma bağlandığı yerde mideden ayrılır. Böylece asıl amaç olan emilimi azaltmak olan duodenal bypass gerçekleştirilmiş olur.

 

Yeni oluşan boru şeklindeki mide, ince bağırsağın başlangıcından yaklaşık 2 metre uzaklıkta açılır. Bu sayede çok daha küçük miktarları olan hastalar daha çabuk tokluğa ulaşır. Yiyecekler ince bağırsaktan 2 metre uzağa iletilir ve bu da yiyecek alımında %30 azalma sağlar. Kilo kaybı bu şekilde gerçekleşir. İşlem sırasında oluşan ve bir sonraki işlemde kullanılan ince bağırsak ile ince mide arasındaki bağlantı gerçekleşir. Bu şekilde, alınan gıda bağırsağa girer. Bu adım, operasyonun ikinci bölümünü oluşturur. Ameliyatla oluşturulan ince bağırsağın bağlantısı yapılırken ince bağırsağın başlangıcındaki yaklaşık 2 metre uzunluğundaki bir bölüm atlanarak ince bağırsağın ortası mideye bağlanır.

 

Mini gastrik bypass ameliyatı amacı ilk iki yılda fazla kiloları yaklaşık %50 oranında azaltmaktır. Mide hacmi küçültme; mini gastrik bypass ameliyatı hastanın mide hacmini küçültür. Mide hacim olarak küçüldükçe tüketilen besin miktarı da küçülür. İnce bağırsaktan sınırlı emilim; mini gastrik bypass ameliyatı ince bağırsağın ilk bölgesinin 200 cm’lik bir bölümü gıda pasajından ayrılır. İnce bağırsağın bu ayrı kısmı, safra ve sindirim ve emilim ile ilgili diğer sıvıları taşımaktan sorumludur. Mini gastrik bypass ameliyatı uygulamasından sonra oluşan ince mideden geçen besinler ince bağırsağın ortasına taşınır. Besinler ince bağırsağın ilk 200 cm’lik kısmından geçmediği için fazla kaloriler emilmek yerine dışarı atılır.

 

Bu, önemli kilo kaybı ve elde edilen kilo kaybının korunmasını sağlar. Hormon regülasyonu; mini gastrik bypass ameliyatı midenin büyük bir kısmının çıkarılmasını içerir. Amaç, midenin bu kısmının yavaş yavaş etkinliğini kaybetmesi, daha uzun süre dayanması için yiyeceklerin geçmesini engellemektir.

Mini Gastrik Bypass Kimlere Uygulanır?

Öncelikle reflü olmayan hastalara uygulanır. 18 yaşının altındaki hastalar için, doktorun değerlendirmesi ve vasisinin onayı ile obezite derecesi ve sağlık sorunlarına göre durum belirlenecektir. Bu ameliyat 65 yaş üstü kişilere uygulanabilse de ameliyatın hastanın sağlığı ve yaşam konforu üzerindeki olumlu etkisini ve ameliyatın uzun ömürlü olmasını lütfen göz önünde bulundurun.  Hastanın diyetinde radikal bir değişiklik yapması, eski yaşam biçimlerini terk etmesi, egzersizi hayatına daha fazla dahil etmesi ve bir beslenme uzmanıyla çalışması çok önemlidir.

 

İşlem, diğer birçok karın ameliyatında da bulunan kanama, enfeksiyon, ameliyat sonrası ileus (bağırsak tıkanıklığı), fıtık (fıtıklaşma) ve genel anestezi komplikasyonlarını içerir. En büyük risk mide ile ince bağırsak arasındaki bağlantıda sızıntı (sızıntı) olması ve bunun sonucunda ikinci bir ameliyatın olma ihtimalidir. Obezite cerrahi riskleri daha da artırır. Bacaklarda ve akciğerlerde kan pıhtıları (emboli) ve kalp problemleri oluşabilir. Yukarıdaki komplikasyonlardan bazıları, bu prosedüre giren hastaların %10-15’inde görülür. Genel olarak, daha ciddi komplikasyonlar nadirdir ve en yaygın olanları tolere edilebilir ve tedavi edilebilir.

 

Gastrik bypass ameliyatı hangi hastalar için uygundur? Bariatrik cerrahi, vücut kitle indeksi ile değerlendirilir. Vücut kitle indeksi 40 ve üzerinde olan veya vücut kitle indeksi 35-40 arasında olan, obeziteye bağlı tip 2 diyabet, yüksek tansiyon, uyku apnesi gibi tıbbi sorunları olan hastalar bu ameliyata adaydır.

Gastrik Bypass Ameliyatı Sonrası Beslenme Konusunda Nelere Dikkat Edilmeli?

Günde en az 3 öğün iyi beslenin ve iyi beslenin. Diyetiniz öncelikle protein, meyve, sebze ve son olarak tam tahılları içermelidir. Sıvılar özellikle ilk iki hafta 3-4-5. Sonraki haftalarda püre gıdalar tüketilmelidir. Susuz kalmayı önlemek için en az 1,5-2 litre su içmelisiniz. (Günde en az 6-8 bardak su) Aksi halde baş ağrısı, baş dönmesi, mide bulantısı, halsizlik, dilde beyaz kabarcıklar, koyu renkli idrar gibi durumlarla karşılaşabilirsiniz. Örneğin, az yağlı süt, patates püresi, sütle ıslatılmış tahıllar, süzme peynir, yumuşak omlet ve öğütülmüş balıkla yapılan diyet/diyabetik pudingleri tercih edebilirler. Basit şekerlerden (granül/küp, şekerlemeler, tatlılar vb.) kaçınılmalıdır.

Yiyeceklerinizi iyice çiğnemeniz ve yiyecek püre haline geldiğinde yutmanız önemlidir. Kötü çiğnenmiş yiyecekler midenin açılmasını engelleyebilir ve ağrı, rahatsızlık ve kusmaya neden olabilir. Yeterince protein aldığınızdan emin olun. Günde üç bardak yağsız veya soya sütü, sizi sağlıklı tutmak için yeterli protein ve kalsiyum sağlar. Katı gıda ile sıvı gıdayı aynı anda yemeyin. Yemeklerle birlikte sıvı alımı kalan küçük mideyi doldurur ve erken kusmaya neden olur. Mideyi esneterek erken doymayı sağlayabilir veya mideyi erken boşaltıp daha fazla yemek vererek doyma sağlamayabilir. Yemekten önce ve sonra 30 dakika sıvı tüketmeyin.

Yiyecekler yavaş yenmelidir. 20 dakikada 2 tabak yemek yemelisiniz. Birçok kişi ortalama 45 dakika süre verir. Karnınızın ortasında bir dolgunluk veya baskı hissederseniz, yemeyi veya içmeyi bırakmalısınız. Ne yediğinize dair bir günlük tutmak ve sonuçları yazmak faydalı olabilir. Düzenli olarak kusma oluyorsa profesyonel yardım alınmalıdır. Tüp mide ameliyatı başarısız olan hastalar bu ameliyat için başvurabilirler. Çalışmalar, kısıtlayıcı manipülasyonla verim elde edemeyen hastaların bu işlem sayesinde mükemmel sonuçlar elde ettiğini gözlemlemiştir. İnce bağırsak, ameliyattan önce ince bağırsağın durumunu kontrol edin.

Bu işlemi gerçekleştirmek için ince bağırsağın boş olması gerekir. Bu nedenle karın ameliyatı geçirmiş kişilerin ince bağırsak yapışıklıkları ile ilgili herhangi bir sorun yaşamaması önemlidir. Mini gastrik bypass ameliyatı reflü hastalığı olan fazla kilolu kişilerde başarıyla uygulanabilmektedir. Tip 2 diyabet başarılı sonuçlar alınan bu ameliyatta yüksek metabolik performans kontrol edilir. Bu nedenle obezite ve metabolik sendromlu kişiler için de idealdir. Mide hacmini küçülten ve aynı zamanda ince bağırsağın mide emilimini sınırlayan bariatrik cerrahi olarak bilinir.

 

 

Mini Gastrektomi ile Kilo Verin!

Bu ameliyat ile 3 farklı şekilde kilo verme gerçekleşebilir. Mide hacmini azalttığı, hormonları düzenlediği ve emilimi sınırladığı gösterilmiştir. Bu ameliyattan sonra midenin büyük bir kısmı pasif olacaktır. Diğer bir deyişle, operasyon alanından yem hareketi garanti edilmez. Sonuç olarak, gıda ile uyarılmayan midenin aktivitesi durur. Mide hacmi: Ameliyat yoluyla mide hacmi küçültülür. Yeni bir mide ile porsiyon miktarı da küçülecektir. Gastrik bypass ameliyatına göre daha kısa ve komplikasyon oranı düşüktür. Kilo verme oranları benzerdir. Obezite ile ilişkili hastalıklar için tedavi oranları benzerdir.

 

Mini gastrik bypass ameliyatı ilk bölümü midenin bölünerek tüp oluşturulmasını içerir. Yutulan yiyecekler bu küçük mideye girer. Bu aslında kilo verme aşamasında etkili cerrahinin sınırlayıcı kısmıdır, yani bir seferde çok az gıda tüketilebilir. Yediğiniz yiyecekler, kilo kaybını en üst düzeye çıkarırken reflü ve dumping sendromunu en aza indirmelidir. Öğün atlamak, sindirim yaralarını iyileştirmeye ve ameliyat sonrası komplikasyonları önlemeye yardımcı olabilir. Kullanılan dereceli diyet programı ameliyat sonrası en uygun diyettir. Günde en az 6 ila 8 kafeinsiz, kalorisiz içecek içmelisiniz. Yemekten 30 dakika önce hiçbir şey içmeyin.

 

Mide bulantısı nasıl önlenir. Ameliyattan sonra 5 adımlık bir diyete başlayacaksınız. Bu; berrak sıvı faz, koyu sıvı faz, püre faz, yumuşak katı faz ve katı faza geçişi içerir. Obezite cerrahisinin bir yöntemi de mini gastrik baypastır. Bu ameliyat obezite tedavisi ameliyatları arasında en basiti olan gastrik bypass ameliyatı olup, ameliyat süresi kısa, taburcu olana kadar geçen süre kısa, ekonomik yükü de azdır. Ameliyat sonrası yeterli kilo kaybı kaydedilir. Mini gastrik bypass ameliyatı ile midenizin boyutunu azaltır. Bu sayede tüketilen besin miktarı doğal olarak azaltılmış olur.

 

Bu teknik tüp mide tekniğine benzer etkinlik gösterir. Ancak tüp mide ameliyatı daha büyük bir mide tüpünü yerine yerleştirirken, Mini gastrik bypass ameliyatı mide hacmini önemli ölçüde azaltır. Mini gastrik bypass ameliyatı ince bağırsağın başlangıçtaki 2 metrelik bölümü besin geçiş yolundan ayrılır. Kesilen parçanın görevi, sindirim ve emilimi sağlayan sıvıyı taşımaktır. Yeni oluşan mideden geçtikten sonra yenilen besinler ince bağırsağın orta kısmına taşınır. Emilim barsak başında değil ilk 2 metrede başlar. Sonuç olarak vücuttaki fazla kalori bağırsakta emilmez ve vücuttan atılır. Sınırlı emilim, hastaların daha fazla kilo vermesine yardımcı olur.

 

Sağlıklı besinler ve küçük porsiyonlarla dengeli bir diyet uygulayan hastalar sağlıklı kilo kaybına ulaşır. Dehidrasyonu önlemek için ameliyattan sonra yeterli hidrasyon gereklidir. İlk aşamada hastaların günde en az 1,2 ila 2 litre su içmesi ve yumuşak yiyecekler yemesi önemlidir. Rafine şeker dahil olmak üzere şeker tüketiminden kaçınılmalıdır. Yeterli protein ve kalsiyum almak çok önemlidir. Ayrıca hastalara katı ve sıvı gıdaları aynı anda tüketmemeleri tavsiye edilir.

Mini Gastrik Bypass Ameliyatı Sonrası Diyet

Mini gastrik bypass sonrası diyete göre beslenmek ameliyatın sonucunu doğrudan etkileyecektir. Bundan sonra kalın sıvı diyeti başlar ve yumuşak gıda denilen püre yeme aşaması başlar. Baklagiller lifli bir besin olduğu için sindirimi zor ve yumuşak yiyeceklerden sonra alınmalıdır.

 

Ameliyattan sonra yavaş yavaş yemek yemeniz gerekiyorsa normal beslenmeye en yakın beslenme programını kullanın. Birkaç gün içerisinde gıda alımı adım adım gerçekleşir. Bu dönemde yiyecekleri iyi çiğnemek gerekir ve iyi çiğneme alışkanlığını geliştirmek önemlidir. Mini gastrik bypass ameliyatı sonra beslenme sürecinde kas yıkımını önlemek ve vücudun vitamin ve mineral ihtiyacını karşılamak için vitamin takviyesi alınabilir.

Katı yiyeceklerin yanı sıra sıvı tüketmeye özen gösterilmelidir. Ameliyattan sonraki ilk iki ay kahve tüketimi önerilmez, asitli içeceklerden kaçınılmalıdır. Her gün ortalama 2 litre su olmak üzere bol su içmelisiniz. İlk iki ay meyve tüketilebilir ancak portakal, greyfurt, mandalina gibi meyveler mideyi tıkadığı için tercih edilmez. Süt ürünleri söz konusu olduğunda, yarı yağlı veya hafif denilen az yağlı yiyecekler tercih edilmelidir. Hastaya özel hazırlanmış bir beslenme programına kademeli olarak diyet değişiklikleri yapılabilir. Ameliyat sonrası ağrı ve mide bulantısını azaltmak için size ilaç verilecektir. Hastanın süreci daha kolay tamamlayabilmesi için doktorun önerdiği tüm ilaçları alması önemlidir.

Ameliyata Hazırlanırken Nelere Dikkat Edilmeli?

Mini gastrik bypass ameliyatı için planlanan tarihe kadar hastaların beslenmelerine dikkat etmeleri ve sağlıklı beslenmeyi tercih etmeleri gerekmektedir. Ameliyat öncesi aşamada, hastalar normal beslenmeye ek olarak mümkün olduğunca egzersiz yapmaya teşvik edilir. Mini gastrik bypass ameliyatı için ameliyata hazırlık döneminde hafif spor hareketleri ve yürüyüş kalp üzerinde olumlu etki yaparak ameliyatın başarısına katkı sağlar. Ameliyat öncesi hazırlık döneminde sigara bırakılmalıdır. Ameliyata hazırlanırken sigara ve alkol tüketimi gibi zararlı alışkanlıklar ameliyat riskini artırabilir ve ameliyat sonrası iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir.

Hasta herhangi bir ilacı düzenli olarak alıyorsa, bu süreçte doktoruna bildirilmesi ve bu ilaçların devam ettiğinden emin olunması gerekir. Kliniğimizden, doktorlarımızdan bilgi alabilirsiniz.

 

2 thoughts on “Mini Gastrik Bypass Ameliyatı

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir